Urwerk’İn Kurucularından Martin Frei
Urwerk’in dürbün “gözleri” ve saat üreticisi Felix Baumgartner’in eski kreatif ortağıyla, gurur verici derecede bağımsız (ve sadık SalonQP katılımcısı) markasının ardındaki bilim-kurgu konseptlerinin nasıl yaratıldığını konuştuk.
Urwerk saatleri dışında hangi saati tasarlamış olmak isterdiniz?
Omega Speedmaster Moonwatch. Apollo programına verilen insan emeğine ve çıkardığı başarılı sonuca bir şekilde dahil olmak isterdim.
Saat ustalığının en çok hangi yönüne hayranlık duyuyorsunuz?
Saat ustalarımızın gelecekte üretecekleri bir mekanizma hakkındaki konuşmalarını dinlediğimde, her türlü olası soruna yönelik mekanik çözümleri olmasını kesinlikle büyüleyici buluyorum. Onların çay molası esnasında hayali bir saati ürettiklerini ve bu saatin fonksiyonelliğini artırdıklarını izlemek çok keyif veriyor.
Yeni bir saat tasarladığınızda kafanızda belirli bir alıcı tipi oluyor mu?
Pek sayılmaz, genellikle yeni bir Urwerk saati tasarlarken elimden geldiği kadarıyla havalı görünmesini sağlamaya çalışıyorum.
Seyahat ettiğinizde kıyafetleriniz ve pasaportunuz dışında çantanıza ilk neleri koyarsınız?
Bir iki iyi kitap, çizim defteri, büyüteç, dürbün, iyi bir puro ve fotoğraf makinesi.
Felix ile aranızdaki mesafe (Zürih ve Cenevre) araştırma-geliştirme sürecine faydalı oluyor mu?
Elbette. Özgürlük, her türlü verimli işbirliğinde kilit rol oynuyor. Seyahatlerimiz esnasında çok sayıda yeni konsept şekillenmeye başlıyor, daha sonra evlerimize, kendi stüdyolarımıza dönüp çalışmaya başlıyoruz.

Frei’ın, Urwerk’in piyasaya en son çıkan modeli olan UR-106’nın taşlarla bezeli kadın versiyonu UR-106 Lotus için yaptığı çizim.
Sevdiğiniz belirli bir tasarım türü var mı?
Film setlerini seviyorum, özellikle bilim kurgu filmlerine yönelik olanları. Fakat aynı zamanda Ming tarzını, Helenistik dönemi, Rönesans’ı, Barok “der Blaue Reiter”ı, dadaizmi, klasik modernizmi, yapısalcıları, Sputnik tasarımını, Fluxus’u ya da Archigram’ı da severim… Kısacası “belirli” olduğunu söyleyemeyebilirim.
İlk saatinizde Millennium Falcon’dan ilham aldığınıza dair söylentiler var. Bu doğru mu?
Pek değil! UR-101’deki asimetrik tasarım bana Han Solo’nun uzay mekiğini hatırlattı, bu yüzden ona Millenium Falcon lakabını taktık.

SalonQP’de, Urwerk’in eski Colts ile aynı şekilde işlendiği için “Pistol” adı verilen “EMC” elektro-mekanik hibrid modelinin özel bir versiyonunun tanıtımı yapılıyor.
Bugün saat sektöründe nelerin iyi gittiğini düşünüyorsunuz? Ve size göre neler kötü gidiyor?
Kötü olan, belirsizlik gösteren ekonominin insanları muhafazakarlığa itmesi. İyi olan ise internetin ve cep telefonlarının hayatımızı organize etme görevini elimizden alması. Eskiden bu mekanik saatlerin ve kol saatlerinin göreviydi. Sanırım o zamanlar geride kaldı. Eski görevlerinden arınan her türlü araç, yeni bir anlam ve ifade biçimi bularak var olmaya devam ediyor.
Urwerk büyük bir saat olsaydı, siz onun hangi parçası olurdunuz?
Ben saatin kullanıcısı olurdum çünkü kullanıcı, tüm mekanik saatlerin evrensel enerji kaynağı ve kesinlikle mekanizmasının bir parçası.