Rolex Kadranında Sarı İle Yeşİl İlk Defa Yan Yana
Baselworld’de herkes Daytona’nın ön plana çıkmasını beklerken sahne kesinlikle tamamen yenilenmiş Air-King’indi. Yazı Beran Toksöz.
34 mm’lik eski Air-King geniş çaplı kasa trendi yüzünden rakiplerine karşı fazla direnememişti ve yaklaşık 2 yıl önce kataloglardan sessizce kayboldu. Açıkçası pek de ortaya çıkacak gibi gözükmüyordu, fakat Rolex’in öngörülemeyen Basel hamleleri bu yıl da devam etti. Henüz geçtiğimiz yıl tanıtılmış metal bazlı, kauçuk kaplama kayışa sahip Yacht-Master’ın yankıları hala sürerken marka bu sefer de Air-King’i lanse etti ve pilot saatleri arasındaki rekabete 1950’li yılların esintisini taşıyan bir modelle dahil oldu. Birçok saat uzmanına göre Rolex’in vintage pilot saatleri en gerçekçi pilot saatleridir. Olması gerektiği kadar sade, mükemmel bir okunurluk, kullanıcısını asla yarı yolda bırakmayan dayanıklılık ve mutlak hassasiyet. Bir pilot havada uçarken daha ne isteyebilir ki (söz konusu Rolex olunca pilot saatlerinin olmazsa olmazı anti manyetik özelliğini saymaya gerek bile duymuyoruz)? İşte yeni Air-King bütün bu gereksinimleri fazlası ile karşılayarak hem saat koleksiyonerlerini hem de günlük kullanıcıları fazlası ile mutlu etti. Bu mutluluğun en önemli etkenlerinden biri de kesinlikle markanın sunduğu satış sonrası hizmet.
2015 yılıyla beraber Rolex diğer markaların sertifikasyon hamlesine bir karşı atak ile cevap verdi ve kendi sertifikasyon sistemini geliştirdi. Bunun bir getirisi olarak da markanın yeni saatlerinin hepsi 5 yıl garanti ile sunulmaya başlandı. Hassasiyetin bahsedildiğinde ise Rolex’in kendi ölçüm sistemi bize gösteriyor ki markanın tüm modelleri günlük +/- 2 saniyelik sapma payına sahip. Bu değerin yüksek saatçilikteki en başarılı rakamları yansıttığını da belirtmeden geçmeyelim.
40 mm’lik paslanmaz çelik kasa ve bilezikli modelin tüm bu ekstra özelliklerinin dışında en göz alıcı yanı kesinlikle kadranı. Saat indeksleri ile 5 dakika indeksleri aynı kadrana yerleştirilmiş. Saat rakamları sadece 3, 6, 9 pozisyonlarına yerleştirilmiş, Rolex’in profesyonel saat segmentinde kullandığı ters üçgen ise saat 12 yönündeki yerini almış. Geriye kalan indeksler ise 5 dakikalık aralıklar halinde kullanılmış. İlk bakışta fazla karmaşık gelen görüntüye alışmak en fazla bir dakikanızı alıyor. Chromalight teknolojiyi barındıran indeksler ve ibreler mükemmel bir gece okunurluğu sunuyor. Kadrandaki diğer detaylara odaklandığımızda saatin en can alıcı bölümü ortaya çıkıyor: Yeşil Rolex yazısı ve sarı Rolex tacı… Rolex tarihinde marka logosu ve ismi ilk kez yeşil ve sarı olarak sunuluyor. Bu detay saate 1940 ve 1950’lerin havasını verse de esas vintage görünümü pekiştiren unsur model adının 1950’deki tipografi ile yazılmış olması.
Otomatik kurmalı manüfaktür kalibre 3131’e sahip model yaklaşık 48 saatlik güç rezervine sahip. Barındırdığı detay ve fonksiyonlarla hem profesyonel bir pilot saati hem de safkan bir Rolex denebilir Oyster Perpetual Air-King için. Saatin uygun fiyat politikasını da göz önünde bulundurucak olursak Air-King tıpkı Rolex’in diğer profesyonel modelleri gibi (Explorer ve Milgauss) kesinlikle koleksiyonlara eklenebilecek bir karaktere sahip.
Detaylar
Rolex Air-King Ref. 116900
Fiyat: 5.550 Euro
Materyal: 904L Paslanmaz çelik
Mekanizma: Otomatik kurmalı manüfaktür kalibre 3131
Çap: 40 mm
Güç rezervi: 48 saat
Su geçirmezlik: 100 metre
QP kararı: Air-King daha çok yeni olmasına rağmen hızlı bir şekilde kült model olma yolunda ilerliyor.