HEY SISTER !
26 Şubat tarihinde Dior’un kreatif direktörü Maria Grazia Chiuri, Musée Rodin’de Sonbahar/Kış 2019 koleksiyonunu sergilemek üzere yerini almış durumda. Chiuri’nin feminist yanı, markanın direksiyonunu eline aldığı günden beri gözle görülür derecede hissediliyor.
Bu sefer işler biraz daha ileriye gidiyor ve defile başlamadan önce kreatif direktör, mikrofonu İtalyan sanatçı Tomaso Binga’ya uzatıyor. Binga, feminist hareketin ataerkil toplumda nasıl bir zafer kazandığına dair İtalyanca bir şiir okuyor. İzleyiciler arasında Robin Morgan da var. Kendisi, Amerikalı feminist aktivist yazar olarak biliniyor. Muhtemelen bu defile sonrasında kitabının başlığı Dior koleksiyonuna dahil olan yazar olarak da adından bahsedilecek, zira kendisinin Sisterhood is Global kitabı, Dior tişörtlerin üzerine konuşlanıyor. Chiuri her ne kadar ilham kaynağını 20 küsür yıl öncesinde, İngiltere’de savaş sonrası yükselişe geçen Teddy Girls trendinde bulsa da, moda sektöründeki güçlü kadın imajı ve kadının kadına olan desteği hakimiyetini korumaya devam ediyor.
Moda sektörü kız kardeşlik mefhumunu çok seviyor. Bir kere her şeyden önce, kız kardeşlik başlığı altında konuşlandığında, kadınların birbirine olan desteği ilham verici bir hal alıyor. Birlikten doğan kuvvetin başarılı sonuçlar elde etmesi de cabası. Az önce bahsi geçen Chiuri, neredeyse markanın başına geçtiği günden beri bu fikir üzerinden kreatif bir dünya yaratıyor. Tek yumurta ikizi model kardeşler May ve Ruth Bell’i markanın yüzü haline getirmek, feminist aktivist Adwoa Aboah’nın kurucusu olduğu Gurls Talk ile etkinlikler düzenlemek ve Aboah’yı markanın bir diğer yüzü yapmak, kız kardeşlik teması etrafında atılan adımlardan sadece birkaçı.
Madalyonun öteki tarafında, bu güçlü ilişkiyi kan bağıyla kazanan ikililer -hatta ilerleyen sayfalarda, bu isimlerden birisi olarak örnek göstereceğimiz Sara Battaglia ile olan röportajımızı okuyacaksınız- var. Farklı çocukluk hatıralarına, eğitimlere ve bakış açılarına sahip olsalar da, bu kız kardeşler moda sektörünü şekillendiren isimler olarak dikkat çekiyor ve sırtlarını birbirlerine dayıyor.
Yazının devamını QP Women No:3’de 44. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz.