1938 Model BİR Bugatti Kol Saatİ OLABİLİR Mİ?

Ralph Lauren bunu daha önce yaptı, fakat bu kez çift tourbillon’la karakteristik bir Automative modeli üretti. Üstelik sanatsal bir bakış açısıyla.

Salt yüksek saatçilik manüfaktürlerinin iş birliğine girdiği sektör dışı isim veya kuruluşların ne kadar farklı ürünlerle ortaya çıktığını biliyoruz. Yüksek saatçiliğe en yakın alanlardan biri olan modanın tek başına ya da destek alarak ürettiği saatler için de bu durum geçerli. Farklı bakış açıları, materyal tercihleri, dizayn kodları gibi elementler işin içine girdiği zaman paralel üretim bantlarında doğan sinerji ortaya alışılmışın dışında yaratıların çıkmasına olanak veriyor, tıpkı Ralph Lauren örneğinde olduğu gibi. Bir moda markası olarak maison’un yıllardır süre gelen bir çizgisi var ve kabul edelim ki oturmuş anlayış Ralph Lauren’in uğraşlarını azaltıyor. Ancak marka kurucusunun özel ilgi alanları Ralph Lauren’in çizgi dışı tasarımlar yaratmasına sebep oldu, neyse ki ilham aldığı nokta sarsılmaz bir temele dayanıyordu ve kabul edelim, 1938 model bir Bugatti’nin cezbedemeyeceği kişi sayısı iki elin parmaklarını geçmez.

Ralph Lauren’in aynı zamanda bir otomobil koleksiyoneri olduğunu biliyoruz, kendisi yüksek saatçiliğe girerken bu ilgi alanını yansıtmayı planlamıştı ve Automative adında bir seri yarattı. Doğal olarak da bu serinin beslendiği ilk nokta otomobil sektörü oldu. Saat bezellerinde kullanılan materyaller modelin dış görünümüne katkı sağlayan en etkileyici bileşenler. Ve retro bir parça üretmek için eskitilmiş bir görünüm vermek önemli, Automative Tourbillon Double Tourbillon’da da tıpkı ilk türevde olduğu gibi bezel Bugatti’nin direksiyonundan alınan ilhamla ahşap olarak tasarlanmış. 45 mm’lik siyah paslanmaz çelik kasa ilk başta bu ahşap etki sebebiyle dikkat çekmiyor, ancak gözünüz saate biraz alıştığında tepe kolunun da siyah olarak kurgulanmasıyla detaylara dikkat etmeye başlıyorsunuz. Siyah kadran üzerinde kullanılan ibre ve indeksler Bugatti’nin kadran göstergeleri örnek alınarak tasarlanmış, saat 6 pozisyonundaki tourbillon’lara ve kendi aralarındaki bağlantıya da kısa süre bakarsanız bir otomobil aksamını andırmaktan çok uzak olmadığını anlarsınız. 14.9 mm’lik kasa kalınlığı saatin dolgun görünümüne destek veriyor ve bu yolla modeli daha tok gösteriyor ki ahşap elementlerin bileşeni olarak bu detaylar kompakt görünüme katkı veriyor. Richemont Group’la ortaklaşa çıkarılan bu parça yüksek saatçilik kurallarını dikkate alan ve maison’un bu ligdeki amiral gemilerinden biri, üstelik kendisi benzersiz bir vintage atmosferi yaratmakta hiçbir sıkıntı çekmiyor.