M3 ORYANTASYONU
Bang& Olufsen’ın yeni hoparlörü M3, wireless furyasından nasibini almış gözüküyor. Model, ana özelliği dışında değinmek istediğimiz bir içeriğe sahip olduğu için hakkında söyleyeceklerimiz yazımızda devam ediyor olacak.
Bang& Olufsen’ı özel kılan sadece işitme duyusuna hitap etmekle kendini sınırlamayışı. Teknolojik ürünler üreten bir marka olarak koleksiyonerler edinmesinin nedeni de bundan. Görsel duyulara da hitap edebilme becerisiyle işlevsellikleri dışında estetik bir algıyı da beraberinde getiriyorlar. Bunun en güncel örneği ise yeni wireless hoparlörü M3. Küçük ve orta boyutlardaki odalarda performans gösterebilen bu yeni tasarım, yerine göre bağımsızlığını ilan edebiliyor bazen de diğer ses sitemleriyle kolektif bir şekilde çalışmayı kabul ediyor. Farklı renk seçenekleri ve değiştirilebilen ön yüzleri sayesinde habitatınızı da uyum sağlayan hoparlör, markanın application’ı “Beoplay App” ile eşzamanlanarak eşitleyici görevini görebiliyor. Ses performansını destekleyebilecek materyalleri kullanmayı seçen markanın M3’ü de, yün, aliminyum ve polimerden oluşuyor.