KİŞİSEL MÜZENİZ, EVİNİZ

Evrensel tasarım kaidelerini evinizin kürasyonuna eklemenin hiç olmadığı kadar kolay olduğu günümüzde, doğru portalların izinden gitmeye dair bir yol haritası…

Yaşam alanları, aslında içinde yaşayanların kürasyonunu üstlendiği kişisel müzelere benzetilebilir. Evler özelinde bu seçki, çoğunlukla retrospektif kıvamında uzun bir zaman dilimine yayılmış, farklı maddi ve manevi değerleri olan parçaların bir araya getirilerek ev sahipleri için bir anlam ifade etmesi kıvamında ilerliyor. Koleksiyoner köşesi için bu sayı, koleksiyonerliği yapılabilecek noktalar içerisinden seçilen konu başlıklarından sıyrılarak, gerçek anlamda alışveriş ve hatta biriktiriş özelinde bir konuyla ilerleme kararı aldık.

Hepimizi evcimen bir ruh haline sokacak bu sonbaharda, İngilizcede soyadı bir fiile dönüşmüş, Japon yaşam alanı düzenleme uzmanı ve yazar Marie Kondo’nun “Sahip olmak istedikleriniz nasıl yaşamak istediğinizi belirler,” sözünden hareket etmek istiyoruz. Amacımız, iç mimarinin yaşamımızı şekillendirdiği ölçüde ve erişilebilirliğin zirve yaptığı bu dönemde, internetin tüm nimetlerinden yararlanabilmek. Ve pek tabii işleri kolaylaştırmak adına doğru portalları keşfedebilmek.

Evinizi dekore etmeye ayıracak vakit ve nakite sahip olduğunuz ölçüde iç mimarlıkla olan ilişkinizi hızlı bir şekilde geliştirmenin sanal alemde ilk önünü açanlardan biri 1stdibs. Bu e-ticaret sitesi, bizim gibi fanilerin yanı sıra iç mimarların da temel kaynağı konumunda. Siteyle ilgili biraz bilgi vermenin tam zamanı olduğunu düşünüyoruz, zira okumaya ara verip 1stdibs’i arama motorunuza yazdığınız noktada, yazının devamı için sizi kaybettik demektir…

İç Mimar Kelly Wearstler’in hakkında “1stdibs sayesinde dünyanın en güzel antika mağazaları her zaman açık.” dediği web sitesi, mottosunu dünyadaki en güzel şeyleri online satan bir pazar meydanı olarak belirlerken, 2001 yılında kurulduğunda muhtemelen ürün gamının bu kadar çeşitleneceğini öngörmüyordu. Emlakçı Michael Bruno’nun Paris’teki Marché aux Puces antika pazarından aldığı bir kısım ürünleri internet üzerinden satmasıyla başlayan web sitesi, bugün Alibaba’nın bile yatırımcısı olduğu, en büyük online mobilya portallarından biri.

Site, sadece dönemlerine göre değil aynı zamanda bağlı oldukları akımlara göre de sınıflandırılan tasarımlar için, satıcıyla tıpkı bir pazardaymışçasına pazarlık yapmayı mümkün kılıyor. İster tipik bir Marcel Breuer Wassily Chair arayın, ister Wendell Castle tasarımı olan ve 165 bin doları gözden çıkardığınız bir çalışma masası; süreç her alım için aynı şekilde işliyor.

Pamono ise seleflerinden modern birkaç sebeple ayrılan ve günümüz dünyasına bir hayli adapte olmuş, vintage odaklı başka bir mobilya sitesi. Sınırları ortadan kaldırma konusuna bir hayli kafa yoran web sitesi, lojistik partnerleriyle Avrupa’dan uluslararası herhangi bir lokasyona erişilebilirliği, rekabetçi nakliye vergileriyle sağlıyor. 2015’te kurulduğundan bu yana 100 tedarikçiden üç bin tedarikçiye ulaşan site, ürün portföyünü her hafta dört bin ürünle güncelliyor. Gümrükte çıkan problemleri ekibindeki çok dilli müşteri hizmetleriyle minimize ediyor. Bu husus tüm bu yazının ana fikrini oluştururken, seçeneklerin sınırsız oluşuna bir adım daha yaklaşan herkes, yalnızca ürün satın almakla kalmayıp aynı zamanda sitenin online dergisiyle sanal iç mimari dersleri de alarak, vintage ile modern olanı karıştırmayı öğreniyor. Böylece Niels Moller tasarımı Model 78 sandalyeler, India Mahdavi Best Friend’ler ile aynı masayı paylaşabiliyor.

Yazının devamını QP No:28’de 96. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz.