E-TYPE GERİ GELİYOR
Land Rover, Series 1 ve Range Rover Classic modellerinden sonra marka bünyesindeki bir klasiği daha baştan yaratıyor, Jaguar E-type.
Land Rover gibi bir İngiliz markasının geçmişe yönelik modelleri duygusal bakış açısıyla baştan yaratmasını kaç kişi hayal edebilirdi? Baştan yaratmaktan kastımız, modeli güncellemek değil; ilk günkü halini orijinal şekilde restore etmek. Tıpkı kısa süre önce Series 1 ve Range Rover Classic’de yaptıkları gibi. Tabii Land Rover bünyesindeki tek üye Range Rover değil, Jaguar da bu uygulamadan yararlanacak otomobil örneklerine sahip bir marka.
1961’de Jaguar 1955-1957 arasında 24 saatlik Le Mans’ı üst üste kazanan D-type’ın bir versiyonunu seri üretime alma kararı vermişti. Otomobil birkaç teknolojik yenilikle gelmişti, daha çok Almanlar’dan görmeye alıştığımız atılımları Jaguar yapmıştı, monokok gövde de İngilizler muadil üreticilerin aksine fren disklerini kullanmıştı, 0-100 hızlanması 7 saniye civarında olan yeni E-type için hızlanmak kadar durmak da önemliydi ve Jaguar bunu unutmamıştı. Bağımsız ön ve arka süspansiyonlar, yeni bir direksiyon sistemi ve daha birçok yeniliğin yanında gelen benzersiz görünüm ve rekabetçi fiyat politikası E-type’ın elini güçlendirmeye yetmişti. Tabii kağıt üzerindeki veriler Jaguar’ın çabuk yıprandığı gerçeğini değiştirememişti. Otomobil kısa sürede sorunlar çıkarıyordu, fakat tıpkı İtalyan otomobilleri gibi bir cazibe unsuruydu ve insanlar onu her haliyle sevdi.
Land Rover bu ikonun sorunlar yaratmayacak bir versiyonunu yaratmayı amaçlayarak Series 1 ve Range Rover Classic’deki gibi E-type’a yöneldi. 1960’larda üretilen 10 modeli sahiplerinden satın alarak otomobilleri yenilemeye başladı. Bunun ilk örneğini -ki kendisi 1965 model 4.2 litrelik motora sahip bir Head Coupe- 5-9 Nisan’daki Techno-Classic Essen’de gördük. Jaguar bu projeyle E-type’ın hayranı olan otomobil tutkunlarına tamamen İngiliz manüfaktür tarafından üretilen orijinal bir parçayı sunmak istiyor. Üstelik bu otomobil hiçbir zaman sorun çıkarmayacak yapısı ve yepyeni motoruyla 60’lardaki hissiyatı vermek için kurgulanmış. Dolayısıyla Jaguar tarihinin en karakteristik araçlarından biri 21. yüzyıla adapte edilmiş oldu, üzücü olan tek yan ise kendisinin 10 adetle sınırlı olması.