NATÜRALİZM ODAĞINDA AROMATERAPİ

Doğal olanı kullanmak artık hayatın yeni lüksü mü? Homemade Aromaterapi markasının kurucusu Aslı Bilgin, “bitkinin ruhu” olarak da adlandırılan yağların modern yaşantıdaki yerini bu soru etrafında buluyor.

Yazı: Aslı Bilgin

15 sene önce, hayatta beni gerçekten mutlu eden, var olduğumu hissettiren şeylerin, bitkiler, çiçekler, bunların özleri ve bu özlerin verdiği şifa bilgileri olduğunu anladığımda, benim için yeni bir öğrenme süreci başlamış oldu. Öğrendikçe hiçbir ürüne güvenmemeye; kendi kremimi, sinek kovucumu, güneş yağımı yapmaya başladım. Ve böylece Türkiye’de soğuk sıkım yağlara ve gerçek saf uçucu yağlara ulaşmanın güçlüklerini farkettim. Bu ham maddeleri doğru kaynaklardan bulabilme bilgisini edindikçe de, 2012 yılında, Homemade Aromaterapi markasını kurmaya karar verdim.

Aromaterapiyi bitkilerin, kök, sap, tohum, çekirdek, yaprak, çiçek, reçine gibi bölümlerinden; bazen de tamamından, çeşitli yöntemlerle elde edilen güzel kokulu yağlar aracılığıyla ruh, beden ve zihin dengesi vermeyi amaçlayan bütünsel bir yol olarak özetleyebilirim. Temel içerikleri ise lavanta, gül, ıtır, biberiye gibi saf uçucu yağlar; susam, tatlı badem, hindistan cevizi yağı ve benzeri soğuk sıkım sabit yağlar ve hidrolatlar yani gül suyu, lavanta suyu, papatya suyu gibi bitki suları olmak üzere üç ana ham maddeden oluşuyor.

Ruh-beden ve zihin bir bütün ve aromaterapi temelde bu bütünsel denge üzerine kurulu. Koku alma duyumuz, beş duyu organı içerisinde bilinç altımıza etki eden tek duyu ve limbik sistemimizi direkt olarak uyarıyor. Ve biz, bitkinin ruhu da dediğimiz bu yağları hayatımıza doğru yollarla katarak, ihtiyaç duyduğumuz alanlarda bu dengeyi sağlayabiliyoruz.

Doğanın gücünden yararlanmanın bir trend olarak yükselişini ise başlangıca, özümüze, olması gerekene dönme isteğiyle ilişkilendiriyorum. Bunu modern hayatın getirdiği hızlı tüketimin sonucu olarak yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz, kullandığımız ilaçlar, elektronik aletler ve maruz kaldığımız birçok şeyin etkisiyle artan hastalıklara bağlıyorum. Artık etkileşimde olduğumuz her şeyi hiç olmadığı kadar sorgulamaya ve araştırmaya başladık.

Bundan sekiz sene önce, aromaterapiyi hayatın her alanında kullanabilme yollarını sunabilme niyetiyle yola çıktım. Cildimizin bakımından vücudumuzun ve saçımızın bakımına, evimizin enerjinizi temizlemekten evimizi en doğal yollarla fiziksel olarak da temizlemeye kadar pek çok alanda aromaterapiden yararlanabiliriz. Hatta ortamımızı kokulandırırken korunmak için yağların antivirüs ve antibakteriyel etkilerinden faydalanabiliriz. Ruh-beden ve zihin dengesini sağlamak için aromaterapiyi koklama kutularından, spreylere ve deodorantlara kadar pek çok şekilde kullanabiliriz. Sonuç olarak, aromaterapi sayesinde bütünüyle doğal bir hayata geçişi rahatlıkla sağlayabiliriz.

Doğal olanı kullanmanın artık hayatın yeni lüksü olduğunu düşünüyorum. Bizler doğal hayata, önce yediklerimizi değiştirerek geçiş yaptık, şimdi ise cildimize, vücudumuza sürdüğümüz, kokladığımız ve evimizi temizlediğimiz malzemelere de dikkat ediyoruz artık. İşte bu aşamada aromaterapi markamı yaratırken, hayatı tümden dönüştürebileceğiniz ürünleri bir arada sunabilmeyi amaçladım.

Aslı Bilgin’in rutini
Güne, distilasyon olduğu için içerisinde uçucu gül yağı da barındıran gül suyumuzu yüzüme, bileklerime, boynuma ve göğsüme sıkarak başlıyorum. Kullandığım uçucu yağlar biraz ruh halime göre değişmekle birlikte favorilerim greyfurt, bergamot, ıtır, sedir ve gül sanırım… Sıvı kastil sabunumuz, aromaterapik şampuan ve saç kremimiz de her daim hayatımın rutini içerisinde olan ürünlerimizden.

Ve yine en önem verdiklerimden biri de gün boyunca üzerimizde biriken yükü atmamızı sağlayan ovmalarımız. En çok kullandığım ise arındırıcı el ovmamız. Vücut için de gül uçucu yağıyla hazırladığımız güllü ovmamız. Sekiz ayrı bitki özüyle hazırlanmış evimin, iş yerimin eşiğine, saçıma sürdüğüm; kristal bir çanağın içerisine koyduğum suya damlatıp masamın üzerinde tuttuğum, ismini ‘bolluk bereket’ koyduğumuz, enerji frekansı çok yüksek özel yağımız da olmazsa olmazlarımdan.