61. SAYI ÇIKTI!

QP Türkiye’nin yeni sayısı çıktı. Kapağında, Code 11.59 by Audemars Piguet Selfwinding Flying Tourbillon modeline yer veren 61. sayıya info@qpmagtr.com adresine e-mail atarak ulaşabilirsiniz.

Hız ve hafızaya aynı anda saplantılı olduğumuz bir dönemde yaşıyoruz. Teknoloji hayatımızın temposunu giderek artırırken, başka bir eğilim sessiz ama kararlı bir şekilde kendini gösteriyor: geçmişe dönüş. Bu eğilim, vintage’ın artık sadece nostaljik bir kaçış değil kalıcılığın, tasarım zekasının ve duygusal bağın yeniden tanımlandığı bir çerçeve olduğunu kanıtlıyor.

Peki “vintage” bugün ne ifade ediyor? Bu, sadece 1970’lerden kalma bir ceketi giymek ya da eski bir saati yeniden yorumlamak anlamına gelmiyor. Günümüz bağlamında vintage; zamanı, el işçiliğini ve süreci yeniden değerli kılma biçimi. Sürekli yeniyi üretme baskısına bir direniş olarak ortaya çıkıyor ve bazı fikirlerin zaten ilk seferinde doğru yapıldığını, yeniden hayal edilmeye değil, doğru bağlama yerleştirilmeye ihtiyaç duyduğunu hatırlatıyor.

Nicolas Ghesquière bu yaklaşımı şu sözlerle ifade ediyor: “Bu bir geri dönüş değil, bir yeniden bütünleşme. Vintage, geriye gitmek değil, hatırayla ileri gitmektir.” Benzer bir geri dönüş, fotoğraf koleksiyonerliğinde de yaşanıyor. Bugünün koleksiyonerleri yalnızca çağdaş sanatı değil, aynı zamanda tarihe tanıklık eden, üretim süreçleri fiziksel olarak izlenebilen vintage baskıları da yeniden değerli buluyor. Genç nesil geçmişin fenomen görüntülerine bağlanıyor; deneyimli koleksiyonerler ise çağdaş ve cesur işlere ilgi duymaya başlıyor. Ortaya nesiller ve zevkler arasında kurulan bir kültürel diyalog çıkıyor

Q-P’nin bu sayısı da aynı ikiliği yansıtıyor. Pek çok disiplinde vintage, yalnızca yaşanmışlık hissiyle değil perspektifiyle öne çıkıyor. Yaratıcılar şu soruları soruyor: Hangi formlar korunmalı? Unutmayı reddeden bir gelecek nasıl inşa edilir?

Sonsuz üretimin dijital çağında, belki de en radikal eylem; bilinçli bir şekilde geriye bakmaktır. Geçmişin bugüne söyleyecek hala çok şeyi var.